Selda Coşgun

İnci Taneleri Üzerine

1968 yılında Trabzon’da doğmuştur. Yedi yaşından beri ailesinin de desteği ile çok iyi bir okurdur. 1991 yılında İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nden mezun olmuştur. Evli ve iki çocuk sahibidir. En büyük ilgi alanı, kariyeri boyunca hep daha çok zaman ayırmak istediği edebiyattır.

Yılmaz Erdoğan isminin, üzerimizde bir etkisi var şüphesiz, hele de ilk gençliğinizde Bir Demet Tiyatro izlemiş, Mükremin Abi ve diğer karakterlerle haşır neşir olmuşsanız. Mücveri bir kadına isim olarak koymuş olması bile halen gülümsetir beni. En büyük heyecanı ise 2000 yılında çekilen, Vizontele filmini izlerken duyduk. Hakkari’de geçen çocukluk yıllarıyla başlayan filmde, Türkçe öğretmeninin kompozisyon yazımı anlatıp, Yılmaz’ı azarladığı sahneden sonra, perdede “Yazan Yılmaz Erdoğan” yazısı göründüğünde sanırım benim gibi tüyleriniz diken diken olmuştur. Sonraları, televizyon ekranlarına Çok Güzel Hareketler programıyla dönmüş , bir süre sonra onu da gençlere bırakıp ortalıktan kaybolmuştu. Derken bir televizyon dizisiyle karşımıza çıktı. Gelin biraz bu diziden konuşalım.

Fragmanında pavyonda mutlu mutlu dans eden, güzel bir genç kadının olduğu diziyi merakla bekledik. Kadının adı Dilber’di ve senaryoyu yazmakla kalmayan Erdoğan, aynı zamanda dizinin başrolündeydi. Yine fragmanda gördük ki bir kadının mezarı başında onu çok sevdiğini, ama faili olduğunu da söylüyordu. İlk bölümde öğrendik ki mezardaki kadın karısı, ama başkasının suçunu üstlenip hapiste yatmış bir öğretmen kendisi. Kadını kim öldürdü bilmiyoruz, öğretmenimiz Azem Bey kimin suçunu üstlenmiş olabilir? İki çocuğu olduğunu öğrendik, belki onlardan biri öldürdü kadını. Başkasının suçu da olsa bunu üstüne alan, yani kanunlar önünde katil olan biri on yılda cezasını çekip çıkabilir mi? Bu on yıl boyunca, ona maddi olarak destek olan iki arkadaşı, neden bu ailenin çocuklarıyla hiç ilgilenmemiştir acaba? Azem Bey, parasız pulsuz ve cep telefonsuz çocuklarını aramaktadır. Elbette çocuklarını bulması zaman alacak, önce bizim gibi Dilber’le tanışacaktır. Belli ki cezasını çekmeye devam edecektir. Dilber başa bela bir karakterdir.

Pavyonda çalışan kadınlar nasıl ve neden bu kadar mutludur? Patronun zoruyla ya da ekmek parası için değil de keyiften dans ediyor gibiler. Sadece hafif esrik akıllı Dilber de değil, hepsi. Türkçe öğretmeni, duygusal adam Azem, on yılda cezaevinde yakın döğüş dersleri mi almıştır? Kötü karakterlerin ağzını, burnunu rahatça dağıtmaktadır. Evlerine özel derse gittiği, zengin kadın da hafiften bu adama âşık olmaya başlamıştır. Pavyondaki genç kızla, orta yaşlı zengin kadının Azem’den hoşlanmaları nasıl açıklanabilir? Herkese şiirsel karşılıklarla cevap vermesi dışında, bir de küçümseyen bakışlarla bakmakta ve kadınları kendisine âşık etmektedir. Daha ilk bölümde, soluğu pavyonda almış, iki kadını âşık etmiş ve kötülerin korkulu rüyası olmaya başlamıştır. 

İkinci bölümde okuduğu Didem Madak şiiriyle eski izleyicisini kazanmaya çalışsa da, Mükremin Abi’nin orta yaşlı halini bize sevdirememiştir.

     Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca

     Balkona yorgun çamaşırlar asmayı

     Ki uçlarından çile damlardı. 

   Bizler de onun kalemi de bundan çok daha iyisini hak ediyoruz.