Günümüz şairlerindendir. 1974 yılında Karaman'da doğmuştur. İlk ve orta tahsilini Karaman'da yaptıktan sonra 1999 yılında Selçuk Üniversitesi Karaman Meslek Yüksekokulu Et Endüstrisi Bölümü’nden mezun olmuştur. Edebiyata, özellikle şiire olan tutkusu ilkokul yıllarında başlayan Şaşma, ilk şiirlerini lise yıllarında yerel gazetelerde yayımlamıştır.  Hece ağırlıklı olmak üzere serbest tarzda şiirler yazmıştır. Aynı zamanda öykü ve hikâye yazarı olarak tanınmaktadır. Ülke çapında ve uluslararası arenada düzenlenen birçok edebi yarışmada dereceye girerek çok sayıda başarı ödülü almıştır.  TRT repertuarında bestelenmiş eserleri bulunmaktadır.  Eserleri birçok edebiyat dergisinde, yerel ve ulusal gazetelerde yayınlanmıştır. Yerel radyo ve televizyonlarda programlar hazırlamış ve sunmuştur.

 

Türkiye İlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği (İLESAM) İl Denetleme Kurulu üyesidir.

Kitapları: Şiir: Aç Gözlerini Anne (2006), Hicran Yağar Karaman'a (2009) Nâr-ı Muhabbet (2015) Tuz (2019) Beni Kalbimden Tanı (2022)

Gözlerime bak ey insan.

Ben kaç kez vurulmuşum, yüreğim delik deşik.

Bu kabuk bağlamayan yaram, dil yarasıdır.

Bu kan sızan dudaklarımda, densiz dudakların dişleri vardır.

Hiç gelmeyenlerin gidişleri;

Sinemin orta yerinde recim taşları vardır.

Güle dönemez miydin?

 

Gözlerime bak ey insan.

İnsanı aradım insan içinde. 

Düşeni kaldırsın, yarayı sarsın sardırsın

Yolcuya mihmandar olup menzile vardırsın

Aşk olsun işi.

Aşka kıyam etsin.

İnsan, ey insan

Sen neden Kıyametsin

Neden ateşsin

Küle dönemez miydin?

 

Ey insan; ekmek kadar, su kadar

Gülüşüne muhtacım senin.

Sırtıma dokunan ele;

Aşk ile çalınan güle;

Bizi Kaf Dağı’nın ardına savuracak bir yele muhtacım.

Kaçırma yüreğini benden.

Bir sabah selamını esirgeme.

Gölgeni getirecek gölgeme;

Yele dönemez miydin?

 

Yüreğime dokun ey insan, bir kelebek kanadı gibi.

Ve vazgeçme sevdalarından;

Derviş Yunus’un inadı gibi. 

Sözün aşk olsun, işinde aşk olsun, içinde aşk olsun.

Cümle yürek dülgerinin sanatı gibi.

Sevdayı sırtlanan;

Dile döndüremez miydin?

 

Söz var paslı bıçak.

Saplandı saplanacak.

Söz var, hışımla gerilen yayın attığı zehirli ok.

Yüreğim hedef tahtası ve hedefi şaşıran yok.

Herkes mi usta, herkes mi isabet buyurur. 

Söz var ey insan, çatlamış dudaklarıma su

Söz var insan, aç karnımı doyurur.

Söz var Zülfikar.

Söz var Ali. Söz var Muhammet 

Ve söz var muhabbet.

Bala dönemez miydin?

 

Tart insan.

Sözünü tart, özünü tart muhabbet terazisinde.

Ne bir eksik olsun, ne de bir fazla.

Ört insan

Açığımı ört.

Nefsimi tuzla.

Dürt insan

Nevm-i gafletten uyandır beni.

Ne ateşle imtihanım olsun ne de ayazla.

Lokman sensin ey insan.

Onmamış yaraların merhemini sen bilirsin.

Sen yazarsın, sen sürersin.

Hızır sensin, sen yetişirsin dara düşenlerin; 

Hüzünle pişenlerin;

Yıkılıp göçenlerin imdadına…

Ne olur incitme insan, Yunus’un aşkına.

Hünkar Hacı Beştaş adına.

Hâlâ dönemez miydin?