1982 Adana doğumludur. Evli, bir kız çocuğu annesi ve okul öncesi öğretmeni olan Zübeyde CÖMERT, yazmaktan ve son zamanlarda illüstrasyon resim çizmekten keyif alır. Sıcak iklimli bir coğrafyanın getirisi olarak dostane ilişkileri ve gülümsemeyi çok sever.

Duyguları savuruyorlar fütursuzca ortaya. Seni seviyorum, değer veriyorum, kırılıyorum sözlerine, üzülüyorum yaptıklarına… Merak ediyorum, bu savrulan hislerin gerçek çıkış yeri neresi. ‘Değer veriyorum, seviyorum’ kelimelerinin öz vatanı neresi. Bir film repliğinde şöyle söylüyor aktör: “Tutturmuşlar, burcun ne? Burç değildir insanın kimliği. Asıl soru memleketin neresi olmalıdır.” Peki ortamlarda herkesin kullandığı ve her dilin ortaya döke saça bıraktığı bu hisler; sevgi, duygu, değer vermek vs. bunların çıkış noktası neresi ya da çıkış amacı ne ola ki?

Herkese aynı derecede değer verebilir misin? Herkesi aynı derecede sevebilir misin? Herkese aynı derecede kırılabilir misin? Hayır.

O halde insan sadece günü doğru atlatabilmek ya da sorunlardan kaçabilmek için kendini dışarıya duyguları varmış gibi göstererek sadece etrafa değil kendine de yalan söylemiyor mu? İnsanların içinde yaşadığı, içinde yaşamakla kalmayıp etrafına da bolca boca ettiği bu sahte duygu oyunları, -mış gibi olan her hal ve gerçeklerin söylenmeye cesaret edilemediği bu gibi zamanlarda yaşadığım karmaşa; içinden çıkılamayan, korna seslerinin birbirine girdiği bir trafiğe dönüşüyor. Yargılamalı mıyım bu insanları, yoksa o sözleri gerçek anlamaları ile kabul mü etmeliyim?

Bana gerçek duygunu söyleyebilirsin. Sevmiyorum diyebilirsin. Üzüntü değil gerçek duygun, kızgınsın bana biliyorum. O halde bana, ‘sana kızgınım’ diyebilirsin. Gerçekle yüzleşecek ve gerçeği kabul edebilecek güçteyim ve sonunda olması gereken olacağı için de sana müteşekkir kalırım. Gerçekler bizi oldurur ya da öldürür. İkisi de kabulüm ama sahtelik, olduruyormuş gibi yaparken için için öldürür. Günbegün minicik parçalarla tüketir. Ben içten içe çürümeyi, minicik parçalara bölünmeyi, acaba dediğim duygularla kalbimin kemirilmesini istemiyorum. Ya varsın ya da yoksun. Seviyorum, değer veriyorum diyorsa eğer dilin; bana bu sözlerin nereden doğduğunu düşündürtmemeli yaptıkların. Sözlerini duyduğumda benim için hissettiklerinin gerçekliğinden emin olacağım. Beni sadece sözlerle değil kalbiyle seviyor, gerçekten değer veriyor diyebilmeliyim. Ben düştüğümde el uzatan değil, düşmemem için beni kollayan olduğunda yanındayım, yanımdasın. 

Kimliğin önemli değil. Biliyorum, sen hep ordasın ve sendeki beni nereye koydun?